Çarşamba, Nisan 06, 2016

d ve dio


D


Şimdi bu grubun öne çıktığı genre gotik metal değil, progresif ve senfonik metal. Ama bu kategoride yoğunluk olduğundan düşündüm, hmmm seni nereye alsam? Sen gotik de yapıyorsun, gel buraya. Bir kaç tane de daha var böyle. (Ne zaman müzik yazısı yazsam altı kırmızı çizilmiş kelimelerle doluyor metin. "Progresif" TDK'da yok mu ya?)

Night of the Children olarak da biliniyorlar. Grup Asagi (vokal) Ruiza (gitar) Hiroki (drum) Lena (bas) ve Sin (gitar) ile 2003'te kurulduğunda o zamanki üyelerin baş harfleriyle oluşturulmuş bir isim kullanıyorlarmış.

İlk mini albümün yayınlanmasından (18 Temmuz 2003) kısa bir sonra Ruiza ne olduğu bilinmeyen bir hastalıktan hastaneye kaldırılıyor ve Sin gruptan ayrılmaya karar veriyor. (Eminim o zaman kimse grubun bu denli uzun soluklu olacağını düşünmemiştir.) Grup tabi ki bir ara veriyor ama Asagi ve Hiroki, Hide-zou isimli bir gitaristle performans sergilemeye devam ediyor ve "Night of the Children" ismini kullanıyorlar. Eylül gelip de Ruiza taburcu olduğunda D yeniden bir araya geliyorlar ve Hide-zou da Sin'in yerine geçiyor. Sonra single albüm derken iki sene güzelce geçiyor.

2005'te, Lena yeni albümün kayıtları bittikten sonra ayrılıyor. Niçin? Bilmiyorum. Ama yine aynı yılın Aralık ayında yeni bassist olarak Tsunehito katılıyor gruba. E bas olmadan olmaz tabi. Sonra yeniden işler düzene giriyor, albümdü konserdi fanklüptü yıllar geçiyor. 2008'de Avex Trax'le imzalanan anlaşma önemli bir dönüm noktası tabi, Avex sonuçta bu boru değil. (Her ne kadar TVXQ meselesinde bol atar yapsam da kendisine çok emeği de var hakkını yiyemem.) Bundan sonra artık single olsun, konser olsun her alanda major boyuta geçiyorlar. 2010'da Shinsengumi Peacemaker dizisi için yayınlanan tekli "Kaze ga Mekuru Peji" de halk arasındaki tanınırlıkları açısından önemli bir adımdır. Ayrıca 2011'de yayınlanan Crush! -90's V-Rock Best Hit Cover Songs-. albümündeki Malice Mizer coverı da grubun visual kei bandleri arasında bir yer edinmiş olduğunu gösterir.

2011'de ilk denizaşırı turlar başlar, Avrupa ve Güney Amerika'ya gidilir. Aynı yıl yayınlanan mini albümleri kısa sürede tükenir, 2012 geldiğindeyse artık Avrupa'da promosyon bile yapıyordur. 2013 onuncu yıl etkinlikleriyle geçer tabi, geçen sene de bir stüdyo albümü yayınladılar. Bu sene ne yaptıklarını bilemeyeceğim çünkü J-Rock piyasasında günceli pek takip etmiyorum. (Ancak bir grup dağılırsa biri ölürse falan duyarım o kadar.)

Grup üyelerinin doğum tarihleri 74 ile 84 arasında değişiyor. (Yaş bilmem ben, doğum tarihi bilirim.) Şarkıları genelde Asagi ile Ruiza yapıyor. Asagi her vokal gibi biraz gruptan bağımsız işler de yapmış, ufak bir proje grubu, solo gibi. Şaşırtıcı bir şekilde Ruiza üç solo yayınlamış. İkisi daha önce birlikte Syndrome üyesilermiş. Hiroki, Tsunehito ve Hide-zou da D'ye katılmadan önce üç dört grupta daha çalmışlar.

İlk dinlediğim şarkıları Barairo No Hibi'ydi ve çok da sevmiştim. Bu yüzden bayağı hevesle giriştim diğer şarkılarına ve diğer şarkıları da ufak farklılıklara rağmen verdikleri his açısından fazlasıyla benzerdi bu yüzden pek çok sevdiğim şarkısı oldu.. Senfonik metale yaklaştıkları şarkılar özellikle daha bir favorimdir. Rock müziğin en temel duygusu olan isyandan ziyade hüzün biraz daha baskın şarkılarda ve Asagi'nin pek fazla böğürmemesi benim için yine güzel artılar.

Bir kaç tane aklıma gelenlerden şarkı önerebilirim sanırım: 7th Rose, Kuon, Birth, Day by Day, Expect Rush, Tightrope, In the Name of Justice, L'oiseau Bleu, Musouka, Ultimate Lover, Ouka Saki Some ni Keri, Love (Bu Korece) Unknown (Bu Asagi'nin solosu) Suichuuka (Bu Syndrome zamanından)



DIO



2006'da kurulan grup pek de istedikleri yere gelemeyince çözülmüş. Önce 2009'da gitarist Erina ayrılmış. (Kim demiş önce vokal gider diye? Hongki jjang) O gidincee önce aktiviteler durdurulmuş tabi, sonra 2010'da resmi olarak duyurulmuş grubun dağıldığı. Bir sonraki sene Ivy (bass) Remming isimli bir grup kurmuş, Mikaru (vokal) ve Denka (drum) ise Black Line isimli bir band oluşturulmuşlar. Erina VII-Sense'e geçmiş, Kei'ye (gitar) ne olduğunu bilmiyorum.

Üç senelik diskografileri iki albüm ve yedi tekliden ibaret. Ama yine de bütün şarkılarını dinlediğimi söyleyemem çünkü gotik kadar doom metal, metal core, death metal gibi daha sert bir müzik yapmayı tercih etmişler. Bol bol böğürtü de kullandıklarından şarkılarında çok severim tam benim tarzım demiyorum hiç de. Ve bu arada bu visual keici arkadaşlar ne kadar dinlesem de hangi akla hizet böyle giyinip saçlarını böyle yapıyorlar anlamış değilim. Başka marjinal yollar da seçebilirsiniz biliyorsunuz değil mi? Bakıyorum aralarında güzel çocuklar da var, üzülüyorum tabi. Yine de bir kliplerini izledim, Day After Day. Sevdiğim bir şarkıdır, favorilerimden. Ama PV'yi izledikten bir düşündüm sevdiğimden emin miyim diye slahkjdkhdj başka bir kliplerini de izlemedim o yüzden.

Garasu no Umi, God Forsaken, Yuki Hana, Haunting, Silence of Sorrow, Dictator benim favorilerim. Ama yine de çok çok sevdiğimi söyleyemem lazım. Dediğim gibi yaptıkları müzik benim kaldıramayacağım kadar ağır. Şöyle diyeyim ben Dio klasörümde sekiz şarkı var haha. Ama cidden, Instrument of Hell diye bir şarkıları var, onu dinlemeye çalıştığımda gerçekten cehennemdeyim sandım. Başım mahvoluyor.

4 yorum:

  1. Asagi 74 doğumlu muymuş?(bu yazı üzerine baktım, öğrendim) Şaşırdım. Geçmişte bir zamanlar bu ve tayfası biz vampiriz hoho, yüzlerce yıl yaşadık, yaşımız bilinmez nihahaha (ya da başkasıyla karıştırıyorum) diye demeçler veriyordu sanki de hee deyip bırakmıştım, zaten yaşlarla falan ilgilenmem. O zamanlar bu tavırla eğlenmiştim. Bunun dışında Asagi ve D candır. D'yi severim, albümleri de iyidir bence.

    Dio Distraught Overlord, hahaha. Bunların çizgi sağa sola oynuyor. Klipleri de dediğin gibi salçalıdır biraz özellikle vokale imaj çizmek adına. Yine de vokal ve grup alanlarında iyiydi.
    Visual Kei aslında enterasan. Görüntü nedeniyle v.kei olarak etiketlenmesine rağmen içlerinden farklı tarzlarda müzik yapan gruplar çıkıyor. (çıkıyordu en azından) :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Valla yaşlarını anlamak pek mümkün değil zaten bakarak, uzakdoğulu arkadaşlar bizi hep şaşırtıyor bu konuda

      Dio konusunda çok bilgi sahibiyim diyemem, öyle arada dinliyorum ama önemli bir grup olduğu kesin

      Sil
  2. Japonca dinlemiyorum fazla. Kendi gruplarımın japonnca şarkılarını dahi dinlediğimi söyleyemeyeceğim. Tek grup o da One Ok Rock. Belki bunlara da bir bakarım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. valla tamamen sana kalmış, ilginç bir genre olduğundan hiçbir şey diyemiyorum ama one ok rock'ı ben de severim cidden

      Sil