En son trotu ortaya çıkarmıştık. 1945'te Kore Japon işgalinden kurtulup güney ve kuzey
olarak ikiye bölününce batı kültürü Güney Kore'yi etkisi altına almaya başladı.
Artık bar ve kulüplerde batıdan gelen şarkılar çalıyordu. 50-53 yıllarındaki Kore savaşından sonra Amerikan askerleri Kore'de kaldı ve bu süre boyunca Amerikan kültürü Kore'de yayıldı ve onların müzikleri daha makbul oldu. 1957'te
Amerikan Güçleri Kore Ağı radyosu yayına başladı. Kore; blues, jazz ve rock'n roll ile haşir neşir oldu.
Ekonomi ilerledikçe müzik trendleri oluştu ve şarkıcılar daha geniş kitlelere
performans sergilemeye başladı. Beatles dalgası Kore'ye ulaşınca ilk rock grubu
Add4'un da kurulmasına vesile oldu oldu.
Shin
Jung Hyun'un kurduğu grup aslında müziğe ellili yıllarda başlamıştı, zaman
içinde rock müziğe koreye dair bir şeyler katabildiğini gördüğünde 1962'de
grubu kurdu. Bu yüzden kendisi rock'ın dedesi olarak tanınır. Altmışlarda ve
yetmişlerde de psikedelik rock müziğin başını çeken kişi olmuştur. Oğulları da
kendi gibi ünlü gitaristler olmuşlar ve hatta en büyük oğlu Shin Daecheol ünlü
heavy metal grubu Sinawe'yi kurmuştur. 1968'de Seul'de ilk yetenek yarışması yapıldı. Bu yıla kadar Add4 büyük bir
başarı elde edememişti, tabi sonra işin rengi değişti, *bir fincan kahve* ve *bu bir yalan* gibi hayli ünlü şarkıları oldu. Bir de bu yıllarda
müzik piyasasına atılan Song Chang Shik var, geleneksel solfeji reddetti ve
melodileri yeniden yorumladı. Bu melodileri geleneksel sistemler yazmak zor
olduğundan önceden var olmayan notalar yarattı.
Bazı
koreli şarkıcılar uluslararası arenada boy göstermeye başladı. 1961'deyse Han
Myeong Suk'un şarkısı *sarı tişörtlü çocuk* fransız şarkıcı Yvette Giraud
tarafından coverlanmıştı ve japonya'da da oldukça popülerdi. Kim Sisters,
Amerika'da çıkış yaptılar ve Ed Sullivan'ın ünlü programında yirmiden fazla
performans sergilediler. Kim Sisters üyelerinin ikisi gerçekten
kardeşti; Sue ve Aija. Diğer üye ise kore savaşından önce de ünlü bir şarkıcı
olan Lee Nanyoung idi. *Mokpo'nun göz yaşları* Amerika'da çıkış yapan
bir başka şarkıcı henüz on dokuz yaşında sahneye çıkan Patti Kim'di. 1963'te
yayınladığı *aşkın simgesi* popüler olmuştu. Sonraki yıllarda "nisan bir kere geçmiş" "aşkın övgüsüne
şarkı" *sevgili maria* *seni unutmam* gibi ünlü şarkıları oldu. 34 yaşında evlendiğinde yetmiş
kadar albümü beş yüzden fazla şarkısı vardı.
Yetmişlerde müzik piyasası
hükümet tarafından baskı altındaydı, ağır bir sansür vardı. Shin Junghyun
uyuşturucu suçlamalarından hepse girdi. Altmışlarda orduya katılarak müzik
hayatına devam eden Han Daesoo 74'te yeniden piyasaya girmesine rağmen iki
albümü (Upuzun yol, Lastik ayakkabı) hükümet tarafından banlanınca
kendini sürgün ederek Amerika'ya taşındı. Ancak
sonrasında bu albümlerin şaheser olarak kabul edildi ve *bana biraz su ver* *mutlu bir dünyaya* şarkıları
gençliğin marşı oldu. Han Daesoo sonrasında New York'ta Genghis Khan isimli bir
rock grubu kurdu ama grup pek fazla sürmedi. 89'da "Infinity" isimli
bir albüm yayınladı. Caz gitaristi Jack Lee ile çalıştı, doksanlarda kore müzik
piyasasında yeniden göründü ve daha deneysel bir tarz ortaya koydu. Kore'nin
John Lennon'ı olarak bilindi.
Trot müzisyenlerinin
popülaritesi artarak devam etmişti. Lee Mija, 2003'te Kuzey Kore'de ilk defa performans
sergileyen sanatçı kariyerinin başlarındaydı.Bir de muhtemelen kore
magazinin en acayip adamı Nahoona var. (Japon mafyası tarafından iğdiş
edildiği söylentisi çıkınca en sonun canlı bir yayında pantolonunu indiriyor.)
Bir de elbette ilk tanıdığım şarkıcılardan Tae Jin Ah. Hala sahneye, hatta
nadire de olsa müzik programlarına çıkıyor. Kendisi zaten içinde YMC'nin de
bulunduğu bir şirketler grubunun kurucusu. Ben de seviyorum
şarkılarını.
Yetmişlere dönersek zorlu
dönemde rock camiasında ışığı parlayan tek grup Sanulrim (dağ ve yankı
kelimelerinin kombinasyonu) oldu denebilir. Daha üniversitedeyken
oluşturdukları grubun adı Mui'ydi ve üç üye kardeşti. 77'de MBC'nin
üniversiteler arasında düzenlediği bir yarışmayla halka kendilerini açtılar. (yarışmada söyledikleri şarkı: lütfen kapıyı aç) Bu yarışma modern
festivallerin de öncüsüdür. Aynı yıl ilk albümlerini yayınladılar ama
psikedelik ve hard rock gibi halkın alışık olmadığı bir tarza yöneldiklerinden yadsındılar,
yine de yetmişlerde sanatçılar marihuana kullanımından tutuklandıkları için bu
çemberine dışında kalan Sanulrim'in dönemin en önemli grubu olduklarını
söylemek mümkün. 2009'da baterist olan en küçük kardeş trafik kazasında ölünce
grup dağıldı. Aralarından biri ölene kadar müzik yapmaya devam ettiklerini düşününce
duygulanmadan edemiyorum.
Seksenlere geldiğimiz
olaylar biraz daha değişti. Ballad şarkıcıları ön plana çıktı, rock geri planda
kaldı. Buna rağmen rock müzik piyasası kendi içinde ilerlemeye devam etti,
heavy metale yöneldiler. Baekdoosan, Boohwal ve Sinawe gibi üç efsanevi grup
kendilerini gösterdiler. (Ki ilginçtir üçü aynı sene çıkış yaptı.) En ilginç
hikayeninse Baekdoosan'a ait olduğunu düşünüyorum çünkü grubu kuran Yoo
Hyeonsang'a sevdiği kadının ailesi trot şarkıcısı olacaksın diye baskı yapıyor
ve adam da oraya yönelmek durumunda kalıyor, bu yüzden otuz yıllık grubun
yalnızca dokuz albümü var. (Ama bence çok güzel trot şarkıları var adamın. Bir de yaşlı halinden bir sahne izleyelim.) Müzik tarzları ise geleneksel müzikle
metalin karışımından oluşuyor. *women driving highway* (Kişisel olarak çok da metal sevmem, muhtemelen bu yüzden en sevdiğim şarkıları
in my life) Beatles Code'un ilk
sezonun CN Blue ile aynı bölümde yer almışlardı. (O da bayağı ilginç CN Blue'ya
rock grubu demek bile zorken metalcilerle çıkarıyorlar.) İlgilenenler için en
iyi parçalar playlisti ve bence gerçekten bunlar en iyi parçaları.
Sinawe'den devam etmek
istiyorum. Oldukça uzun ve karışık bir öyküsü var kendilerinin. Sayısız üye
değişiminin içinde yer alanlar Im Jaebeom, Kim Jeongsoo, Kim Bada ve Seo Taiji gibi herkesin bildiği
isimler. (Hepsine tamam da bass gitardan hiphop a geçen seo taiji'ye ne
demeliyiz? eline de yakışıyor)
Grubun eski zamanlarına bakınca o zamanları hiç bilmediğim halde nostaljiyi
hissediyorum. İşte size bir adet 1987'deki performansları. Birçok ünlü şarkısı var grubun, 2012'de de I am singer2'ya katılıp ilginç coverlara
imza attılar. *aşka veda* Son zamanlarda Kim Bada yürütüyor grubu
diyebiliriz ki kendisini belki bu yüzden belki diğer şarkıları yüzünden çok
seviyorum. O yüzden bu da 2015 Sinawe'sinden bir tat olsun.
Boohwal'e gelirsek... Rock
rock rock izleyin diyormuşum. (Grubu anlatan dört bölümlük mini dizi.) Grubun adı önce "the end" iken Kim Tae
Won, Boohwal yani diriliş olarak değiştirmiş. Haklarında söylenecek çok şey var
o yüzden ben az şey söyleyeceğim. İlk vokal Sinawe'nin de
vokalliğini yapmış Kim Jeong Soo idi. Sonra Charisma ve Little Sky'da da yer
aldı, en sonunda amaaan dedi solo yaptı. Tatlış bir adamdır, hemen bir playlist. İkinci vokal Lee Seung
Chul'dü. O bin tane cover'ı yapılmış o harika Heeya şarkısı işte onun zamanında
çıktı. İşte size 1996 ve 2002 versiyonları. Coverların tabi ki en
kralı Ailee'ninkiydi. Ama tabi ki bir başka
müthiş cover da benim kara sevdam Guckkasten'dan geldiği için onu da paylaşmadan
edemiyorum efendim. (Ben buralarda yokken
Guckkasten ünlü olmuş, hatta Hyunwoo King of Mask Singer'a katılmış, Radio
Star'a çıkmış, Lol şampiyonaları için şarkı yapmış, neler oluyooor?)
hee-yah, bana bir bak
alıştın beni sevmeye, değil mi?
benden nefret ettiğini söylesen bile biliyorum
yüreğini
gitmeden önce beni sevdiğini söyleseydin, canım
yanabilirdi
geriye baktığımda, benden nefret ettiğini söyleyişin
hüzünlüydü
yağmurun ortasında gittin, hiçbir şey söylemeden, çok
üzgün görünüyordun
bakışın, beyaz yüzün ıslanıyor ve üşüyordun
bakışın, her gece rüyalarıma takılıp kalıyor, seni
hala özlüyorum
hee-yah, bana bir bak
ah, hee-yah, lütfen bak bana
Bir ara Park Wan Kyu geldi
tek albüm için. Birçok OST'si olan bir adamdır, Boohwal'den ayrıldıktan sonra
solo yapmıştır. (Ne çektiler ama di mi?) Lonely Night performansını şuraya
bırakayım. Ve Jung Dongha sekiz yılla
en uzun süreli vokali grubun. 2014'te gruptan ayrıldı ve aynı yıl kendi solosu
Begin albümünü yayınlamıştı. (İki yıl mı, tarihe bakmasam geçenlerde
diyecektim.) O da harika bir albümdür ama ayrılmasının acısı tazedir. Şimdi
vokal Kim Dong Myun, onunla da bir albüm gelsin isteriz, Purple Wave'den bu
yana dört yıl geçti öhöm. (Grupla ilgili daha ayrıntılı bir yazı için keypapshow) Grup olarak bir de Black Hole var, onların da adını anmamış olmayalım. İki senelik bir MV, bu şarkılarını pek seviyorum.
Rock
müzik böyleydi ama dediğimiz gibi seksenleri domine eden ballad
şarkıcıylarıydı. Lee Kwang Jo *yakın olmak için çok uzaksın* albümüyle üç yüz
binden fazla sattı. Gerçekten de çok güzel bir şarkıdır. Ali
bunu immortal song'da coverlamıştı. Sonra
sesine aşık olduğum bir adam Lee Mon-se vardı. (Bunu aynı gün doğduğumuz için
demiyorum, gerçekten.) En son yayınladığı New Direction albümünü bile aşkla
şevkle dinledim. İlgilenenler için bir playlist. Old
Love şarkısını da Bada coverlamıştı. (Kim Ba Da değil, kız olan
Bada, SM Bada.) Moon Myungjin de *ağaçların gölgesinde duruyor* şarkısını coverlamıştı.
leylaklardan gelen güzel kokuyu kokladığımda
unutamadığım o anı acıyla sardı kalbimi
ve ağladım otobüsün camına yaslanarak
ağaçların gölgesinde duruyor solan hatıran
sonbahar geldiğinde soğuk yağmuruyla
sabahın soğuk esintisinde, unutuluyor
öylesi güzel bir dünya, asla unutmam aşk hikayemi
kuruyan ağaçların gölgesinde, asla unutmam o kokuyu
öylesi güzel bir dünya, biliyordun seni nasıl
sevdiğimi
kayan yıldızlarla gökyüzünün altında
Bir
playlist de Byun Jinseob için gelsin. Dönemin
ünlü şarkılarından biri de Lee Yong-hoon'un *Gwanghamun'un şarkısı*ydı. Tabi
ki bir de Cho Yong Pil vardı. 80'de başlayan Asya Müzik Forum'unda birinci
olmuş, Hong Kong ve Japonya'da performans sergilemişti. "Pencerenin dışındaki kadın" Kore'deki hitlerinden biriydi ve New York'ta bile
söylemişti. Ama ben Mona Lisa'ya
aşığımdır, Hatta
Guckkasten reklamı iki olsun, onun da coverını yapmışlardı. En iyisi Kim Bada ve Seo Moon Tak'inkiydi. Bir
de gerçek Kim Taewon ve onu oynayan No Min Woo'nun bir performansı var ki Kim
Taewon hatırına koyuyorum.
her şeyimi versem bile kalbi
ulaşabileceğimin ötesinde mi?
gülümsemen olmadan, senin
adın mona lisa
böylesi bir acımayla sana
baktıktan sonra
etrafında dönüp durmak
zorunda mıyım?
göz yaşların olmadan, senin
adın mona lisa
bütün anılar hala
benimleyken gidemem
hiç durmadan fısıldayarak
yanında kalırım
ama bu yetmez
aşkımı kabul etmenin hiçbir
yolu yok mu?
mona lisa'm mona lisa'm, bu
bakışını sevmiyorum
aşkımı kabul etmenin hiçbir
yolu yok mu?
mona lisa'm mona lisa'm,
beni çok üzüyorsun
En
son da 2013'te Bounce hit olmuştu. O sene Gayo Daejun'da hep birlikte
söylenmişti. Hatırlayınca duygulandım yahu. Henüz KARA ve 4Minute dağılmamış,
Jia ve Hyunseung ayrılmamış, SNSD dokuz, EXO on iki kişiydi.
Seksenlerde
trot şarkıcılarının en ünlüleri Jo Hyun Mi ve Epaksa'ydı. Jo Hyunmi'nin ilk
albümün *yağmurlu yeondongyo köprüsü* sizlerle. Trot severlere bir playlist bırakalım. Geçenlerde otuzuncu yılı için güzel bir albüm
yayınlamıştı. (geçenlerde: geçen sene) Epaksa ise tekno-trot takılıyordu. Kaç
yıl geçerse geçsin espri anlayışı yaşayan bir adamdır. Ama ben onun yaptığına müzik demeden önce düşünürüm. O yüzden bu adam niye ünlüydü onu da anlayamam.
Evet bu yazı oldukça uzun oldu ama ele
aldığımız dönem uzun ve doluydu. Bir sonraki yazımızda hiphop ve indie ortaya
çıkacak, hallyu wave doğacak, beklemede kalın!
Sanullim kardeşler |
Dizinin yeni bölümünü bekler gibi heyecanlandım yazıyı bitirdiğim gibi. Sıradaki kısım en kısa sürede gelir umarım. Ellerine sağlık.
YanıtlaSiloo teşekkür ederim, bir bekleyenin olması güzel, bir sonraki kısım için heyecanlıyım, doksanlar çok güzel
SilPaul senin faniniz biz betül ile bddbhdd hep senin dedikodunu yapıyoruz
YanıtlaSilhahah gelin birlikte yapalım efendim, ayıptır söylemesi çok dengesiz bir insandır paul
SilBu yazıyı bilgisayara geçince okuyacağım. Telefonum deli ediyor beni...
YanıtlaSiltelefon özürlü olduğumdan çok iyi anlıyorum seni
Sil